CHP’nin Dışişleri Bakanlığı’ndan Sorumlu Genel Lider Yardımcısı Namık Tan, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde (KKTC) gündeme gelen yasa dışı münasebetler ağı argümanlarına ait, “KKTC’nin kumar, bahis, insan kaçakçılığı, fuhuş ve kara para aklama merkezi” hâline getirildiğini belirterek, “Bakanlık yarım yamalak bir yalanlama gayretine giriyor; yetmiyor, kamuoyunu ve medyayı da bu bahiste konuşulmaması için açık halde tehdit ediyor. Onyıllarca hizmet vermekten şeref duyduğum Dışişleri Bakanlığı, uzun yıllardır aslî misyonlarını yapamaz hâle getirilmiştir” dedi.
CHP’nin Dışişleri Bakanlığı’ndan Sorumlu Genel Lider Yardımcısı, Türkiye’nin eski Washington Büyükelçisi ve Dışişleri Sözcüsü, 28. Devir CHP İstanbul Milletvekili Namık Tan; 2022’de Girne’de öldürülen kumarhane sahibi Halil Falyalı ile Türkiye’nin bir evvelki Lefkoşa Büyükelçisi Yasin Ekrem Serim ortasında olduğu argüman edilen para bağları ve Kıbrıs’ta gündeme getirilen ‘yasa dışı ilişkiler’ ağına yönelik Cumhuriyet’e değerlendirmede bulundu.
ÖZEL TBMM’YE TAŞIMIŞTI
Özellikle Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) basınında geniş yer bulan iddialar CHP lideri Özgür Özel’in açıklamalarıyla TBMM kürsüsüne taşınmıştı. Özel, olaya bahis olan ‘kayıp 5 kasete’ ait kasetlerde Türk siyasetinden birtakım kimselerle ilgili bilgiler olduğunu söylemişti. Hususa ait yaklaşık bir hafta sonra açıklamama yapan Dışişleri Bakanlığı ise söz konusu olayda Bakanlık ve Bakan Hakan Fidan’a yönelik yer alan tezlerin büsbütün ‘gerçek dışı’ olduğunu belirtmiş ve rastgele bir ‘somut kanıta dayanmayan bu temelsiz iddialar’ karşısında yasal yollara başvurulacağını bildirmişti.
‘SORU ÖNERGESİ VERDİK’
Konuya ait Cumhuriyet’e konuşan CHP’li Tan, Ankara’da “iki gündür panik havası” olduğunu belirterek, “AKP-MHP iktidar koalisyonunun, uğruna binlerce şehit verdiğimiz ulusal davamız Kıbrıs’a ihanet ederek KKTC’yi uzun yıllardır kumar, yasadışı bahis, insan kaçakçılığı, fuhuş ve kara para aklama merkezi hâline getirdiğini, bu yüzden tüm dünyaya meşruiyetini kabul ettirmek için yarım asırdır emek verdiğimiz KKTC’nin ve Kıbrıs Türklerinin onurunu hiçe saydığını uzun vakittir söylüyoruz. Direkt Cumhurbaşkanı ile gayrimeşru para ilgileri olduğu yolunda tezlere mevzu olan birtakım ayrıcalıklı şahısların çocukları meslek dışı atamayla Lefkoşa Büyükelçiliğine getiriliyor. Biz 2 Eylül 2024’te bu konuda Dışişleri Bakanı Fidan’a soru önergesi verdik” sözlerini kullandı.
‘APAR TOPAR VAZİFEDEN ALINDI’
Önergede Serim’in “ne münasebetle tayin edildiği, kendisinin Falyalı ile olan iş iştiraki, bu paydaşlığı evraklarıyla kamuoyuna bildiren KKTC’li gazetecilerin tehdit edilmesi” üzere konuların açıkça sorulduğunu açıklayan Tan, “Önergemize karşılık alamadan bu şahıs apar topar vazifeden alındı. Sonrasında işin aslına dair öteki tezler gündeme gelince Dışişleri Bakanlığı yarım yamalak bir yalanlama gayretine giriyor; yetmiyor, kamuoyunu ve medyayı da bu bahiste konuşulmaması için açık halde tehdit ediyor. Onyıllarca hizmet vermekten şeref duyduğum Dışişleri Bakanlığı, uzun yıllardır aslî vazifelerini yapamaz hâle getirilmiştir” diye konuştu.
‘DEVLET CİDDİYETİNİ AYAKLAR ALTINA ALMAK’
Gündeme getirilen argümanlar ortasında Bakan Fidan’a ilişkin bölümleri anımsatan Tan, kelamlarına şu formda devam etti: “Türkiye’nin prestijini bütün dünyada temsil eden bir teşkilatın yöneticiliğini yapan bir şahsın isminin bu halde anılması, 500 yıllık hariciye teşkilatımızın ‘muktedirlerin kirli çamaşırlarını temizleme’ merciine indirgenmesi, devletimizin erdemine sürülen bir lekedir. Bir Bakan, şahsına yönelik böyle vahim bir sav sonrası aklanana kadar vazifeden affını istemeli, bunu yapmıyorsa bile şahsi bir açıklama ile kendini savunmalıdır. Kendi sorumluluğundaki bir bahis için Bakanlığa resmi açıklama yaptırmak devlet ciddiyetini ayaklar altına almaktır.”
Cumhuriyet
